6 Yıl süren ve insanlık tarihinin gördüğü en büyük savaş olarak akıllara kazınan, tüm dünyayı olabilecek en kötü şekilde etkilemiş ikinci dünya savaşı, başladığı andan itibaren moda tarihinde köklü değişimlere sebep oldu. 1939’da başlayan savaş, yaklaşık altı yıl sürmesine rağmen modaya ve kozmetiğe olan etkileri günümüzde de devam etmekte. Tam 81 yıl sonra insanlığın önünde sürüklendiği savaştan daha korumasız, tehlikenin nereden geleceğini bilemediğimiz bir dönemi yaşıyoruz. Covid-19 dönemi bir çok sektörü olduğu gibi kuaförlük sektörünü de belki tarihte ilk kez temelinden etkiledi.
Hizmet sektöründe bir çok ihtiyaç dijitalleşirken, kuaförlük ihtiyacı dijitalleşebilecek bir hizmet olabilmesi mümkün değil. Kuaför salonları ihtiyaç kadar bir “motivasyon” merkezi de olsa herkesin kendisini daha korunaklı bir yaşam sürmesi gerektiği bir dönemde keskin bir viraja soktu. İkinci dünya savaşının tüm yokluğuna karşın kadınlar güzelliğe meydan okuduğu yıllardı. Çorap bulunamadığı için, bacaklarının arkasına çorap görüntüsü vermek için siyah bir çizgi çizmeye başlandığı, pancar suyundan ruj, çizme cilasından rimel yaparak saçlarda vak rüzgarları ile günümüze kadar uzanan güçlü temelleri olan alışkanlıkları ve asla güzelliği arka planda bırakmadıklarını biliyoruz.
Dünyanın ikinci dünya savaşından sonra gördüğü en büyük yaşam savaşında, öncelikli olan kendimizi korumak. İkinci dünya savaşında bombardıman olmadığı saatlerde, kuaförlerde uzayan kuyrukları daralan tüm sosyal hayata rağmen kuaför salonlarını dolduran kadınlara ne oldu?
81 yıl sonra yaşadığımız büyük felakette, dijital çağda yeni bir kültür mü gelişiyor? Dijital çözümler gelse de , bu geçici bir çözüm. E- Ticaret sitelerinden temin edilen ürünler ile evde saçlarını boyamayı, bakım yapmayı hatta açma işlemlerine olanak veren ürünler ile ihtiyaç giderdikleri döneme şahit oluyoruz. Hatta kuaföründen destek alanlar, videolar ile pratik çözümler sosyal medyada salgın gibi yayılmış durumda.
Fanola bu döneme özel yardımcı ve inovatif ürünleri ile renklendirmeye yardımcı ve bakım ürünleri ile iyi bir çözüm ortağı oldu. Fanola – Orotherapy 24K grubunun beyazları kapatmak için harika çözümü Orotherapy 24K – Color Mask ile saçınıza uygun rengi seçerek sadece bir maske gibi sürüp, yaklaşık 10 dakika bekletip durulanan bu ürün saça canlılık, güç ve ışıltı kazandırır ve saç rengini korur. Beyazları kamufle eder saçı besler, nemlendirir ve nem dengesinin korunmasını sağlar. Uzun süreli ve kişiselleştirilmiş renk etkisi yaratan Gold 24K, Keratin ve Argan Yağıyla zenginleştirilmiş saça ışıltı ve parlaklık kazandıran ve aynı anda bakım yapan harika bir çözüm ortağıdır.
İyi görünmenin önce kendimiz için olduğunu unutmamak gerekiyor. Bu dönemde belki daha çok evlerdeyiz, home ofis çalışma düzenleri, online eğitimler, neredeyse aylardır sosyal bir toplantıya katılmamış olsak saçlarımızı toplayarak beyazları kapatmak ruhumuza iyi gelmiyor. Motivasyon bulaşıcıdır ve bakımlı ve göz alıcı renklerde ve bakımlı saçları hepimiz hak ediyoruz. Online bir toplantıda beyazları kapatmak için saçlarımızı toplamaktan hepimiz sıkılmış olmalıyız. Yine Fanola, ileri teknolojisi ve vegan saç bakımı No More serisi ile saçlarımıza kil bakımı yaparken, harika styling etkisi yaratma olanakları sunarken eşsiz parfümü ile gerçek bir meditasyon etkisi kılıyor. Sokaklarda özgürce dolaştığımız günlere kavuşmamıza henüz vakit varken, artık maske ile kısıtlanan güzelliğimizden bize kalan en önemli aksesuar saçlarımız. Bu durum güzelliğinden taviz vermeyen kadınlar için asla unutulmaması gereken bir detay. Bu dönemde Fanola dünyasının Pratik ve sağlıklı çözümlerini keşfetmek bu harika ve cazibeli İtalyan markası ile tanışmanın tam zamanı.
İçinden geçtiğimiz bu ağır dönemde psikolojik olarak ve strese bağlı saç dökülmeleri son dönemde yaşanan en büyük sorunlardan. Yine Fanola markası geniş saç bakım yelpazesi ile evde kalıcı çözümler sunuyor. www.fanola.com.tr adresinden canlı Teknik destek hattı sayesinde alışveriş yapmadan önce danışarak, saçınıza en uygun bakımı satın alma imkanı da sunuyor.
Peki gerçek bir saç bakımı ve renklendirme için bu çözümler yeterli mi? Elbette değil, kuaför salonları saç bakımı için analizin en doğru yapılarak en uygun ürünün uygulandığı yerlerdir. Özellikle renklendirme, boyama ve açma işlemlerinin öncelikle saç sağlığı için mutlaka kuaför salonlarında yapılması gerekiyor. Evde saç boyamak için hazırlanmış kitlerde ki yüksek amonyak oranları bir süre sonra saçların kurumasına ve keratin yapısında ağır hasara sebep olacaktır. Bu tip işlemler de saçın güzelliği kadar, saçın sağlığını da hatta bu ev kitlerinde ki yüksek amonyak ciddi alerjik reaksiyonlara sebep olmaktadır. Unutulmamalıdır ki kuaför salonları, bu salgın döneminde en az riskli yerlerdir. Sürekli hijyen kurallarına uyulması, alınan tedbirler salonlarda kullanılan amonyak ve alkali maddelerin kullanılması ile en güvenli alanları oluşturuyor. Yeni randevulu sistemleri ile sosyal mesafenin en üst düzeyde uygulanıyor olması güvenli alanlar oluşturuyor. Bu dönemin ağır sosyolojik ve psikolojik baskısı kadınları biraz tembelleştirmiş ve güzellik normlarından uzaklaştırmış gibi dursa da hepimizin kendimizi iyi hissetmeye ihtiyacı olduğu kaçınılmaz. Şimdi süslü aksesuarlardan, rujlardan ve birçok alışkanlığımızdan vazgeçmek zorunda kaldığımız dönemde en çok saçlarımızın güzel ve sağlıklı olmasına ihtiyacımız var.
Ve her zaman Fanola salonlarına gitmek için bir sebep vardır….
